İçimizdeki Hitler

Adolf-OYUNU-afis2861_525-277

Adsız

sercanaygul@gmail.com

Kararsız bir Mayıs akşamı,

Bo Sahne’nin davetlisi olarak  uzun süredir methini duyduğum,Burak Sergen’in tek kişilik performansı ile hayat bulan ”Adolf”’ isimli oyunu izlemek için soluğu Cihangir’de alıyorum.Ilık ılık esen rüzgar ve Cihangir’in dinlendirici sakinliğinde çayımı yudumluyor,ilk kez geldiğim bu sahnede güzel bir oyun seyredecek olmanın heyecanı ile sahnede ki yerimi alıyorum.Beklediğim üzere,sahne seyirci ile iç içe olacak şekilde tasarlanmış ve gerçeklik illüzyonu ön planda tutularak sıcak ve izleyiciyi oyunun içine alan bir tasarım yapılmış.

Burak-Sergen-in-Performansıyla-Adolf-Bo-Sahne-de-3

Oyun,Hitler’in frengi,stres nöbetleri ve kendisi ile yüzleştiği Berlin’de ki sığınağında geçen son 12 saatini konu alıyor ve kısaca ”Ölüm bütün sorunları çözer.İnsan yoksa sorun da yoktur.” sloganı ile ne denli bir diktatörlüğün ve faşizmin hüküm sürdüğü daha net bir biçimde anlaşılıyor.Oyunun yazarı İngiliz Pip Utton”Bence tiyatronun birçok görevi ve işlevi var.Bunlardan biri de izleyicinin karşısına çıkıldığında onların arkasına yaslanarak oyunu izlemelerini değil,koltuklarında dikilerek bazı gerçeklerle yüzleşmelerini sağlamaktır.Bazen bunun yapmanın tek yolu onları, aslında görmek istemedikleri şeylerle yüzleştirmektir ve Adolf da böyle bir oyun.” diyor.Oyunu izlediğinizde tanımlamanın ne kadar doğru ve yerinde olduğu bir kez daha anlaşılıyor.

burak-sergen-42 

Savaş ve ölümün soğukluğunu taşıyan kan kırmızısı nazi bayrağı, loş ve ağırlıklı olarak gri tonlarla bezenmiş bir sahne  ile karşılaşıyor ve patlayan silahlar,uçak ve bomba sesleri eşliğinde sert bir giriş ile hepimiz yaslandığımız koltuklardan heyecanla olan bitene dikkat kesiliyoruz.Burak Sergen,oyun sonrasında da saatlerce düşünmekten kurtulamayacağınız bir vicdani hesaplaşma içine daha oyunun ilk dakikalarında sokuyor sizi.

burak-sergen-sli1

 ”Yalnızca ve sadece Alman halkının iyiliğine öncelik tanıdıysam,benim suçlu olduğum kanısına nasıl varılabilir?”.Oyun iç monolog tekniği ile izleyiciye sorular sorduran ve kendi iç hesaplaşmasını sağlayan bir halde sürüp gidiyor.Ölmeden önceki son saatlerinde morfinler ve haplarla ayakta duran, gördüğü halüsinasyonlar ile boğuşan Hitler yarattığı soykırımın ve faşizmin devat etmesi için mücadeleden vazgeçmemek gerektiğini, amaca ulaşmak için çalınmadık bir tek kapı bile bırakılmamasını emrediyor.Oyunun sonunda Burak Sergen ve seyirciler arasında doğaçlama yapılan interaktif bir bölümden sonra, aslında oyunun en keskin mesajının da verildiği şu cümle ile bütün taşlar yerli yerine oturuyor.”Bir gün kapınızı şiddetle çaldığımda siz sadece açın,gerisini ben hallederim.”

Olağanüstü Burak Sergen oyunculuğu,kusursuz ışık,sahne ve dekor tasarımı Levent Özdilek rejisi ile birleşince ortaya insanlığın her döneminde hortlamış ve hala ülkemizde ciddi anlamda baskısını yaşadığımız faşizmin ve diktatörlüğün bir yansıması olan Hitler dönemini anlatan, soluksuz izleyeceğiniz bir oyun çıkıyor.Her dakika temposu yükselen ve bir an olsun kendinizi oyundan alamayacağınız bu harika oyunu mutlaka izlemenizi tavsiye ediyor,tiyatrolu günler diliyorum.

Biletler;

http://www.biletix.com/etkinlik-grup/47511460/TURKIYE/tr

Teaser;

http://www.youtube.com/watch?v=gWKOcAexi1Y

adolf

Bir Cevap Yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir